DONALD TRUMP’IN SURİYE’DEN ÇEKİLME KARARI NE KADAR SAMİMİ(!)

ABD Başkanı Trump İŞİD konusundaki özel temsilcisi Brett McGurk’ın 11 Aralık’ta kendisine verdiği brifingde İŞİD ile savaşın sona ermediğini bildirdiğini ifade etmişti. Buna rağmen Trump’ın ani bir kararla İŞİD’i yendiklerini ifade edip Suriye’den geri çekilme kararı vermesi zihinlerde soru işareti bırakmıştır.

 

Bu noktada, Birleşik Devletler Barış Enstitüsü (USIP) Suriye, Ortadoğu ve Kuzey Afrika kıdemli danışmanı Mona Yacoubian’ın Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi Alt Kanadı’na verdiği brifingde Suriye’de ABD ve İsrail’in ortak çıkarlarına vurgu yapması son derece önemlidir ve ABD’nin Suriye’deki varlığının İŞİD ile savaştan çok Amerikan ve İsrail çıkarlarını tesis etmeye yönelik olduğunun göstergesidir. Aslında Amerika, Kuzey ve Doğu Suriye’de 2015’ten beri PENTAGON, Özel Operasyon Komutanlığına(SOCOM) bağlı güçler vasıtasıyla PYD ve YPG’ye bağlı 54.000 militanı donatıp eğitme görevini yerine getirmiş, bölgede istediği anda ve istediği şekilde maşa olarak kullanacağı silahlı güçleri tanzim etmiş ve bölgedeki demografik yapıyı da bozmuştur.

 

ABD’li General Josep Votel’in, terör örgütü YPG’ye  atıfta bulunarak: “Şu anda ulaştıkları askeri kapasiteden memnunum. Kendilerine sağladığımız askeri destek ve eğiti sonrasında sergiledikleri bu kapasite, bizim, yerel unsurlarla işbirliği stratejimizin doğruluğunu bir kez daha ortaya koymuştur ”şeklindeki ifadesi Amerika’nın asıl amacını ortaya koymaktadır. Amerika’nın bu bölgede ne İŞİD ile savaş için, ne de mülteci olarak yerlerinden olmuş Suriyelileri koruma amaçlı olarak bulunduğu asla söylenemez.

 

Amerikan Ordusu burada PYD - YPG vasıtasıyla Proxy(Vekâlet) savaşını organize etmiş ve bölgede İsrail’in güvenliği ve Siyonist planların selameti için stratejik üsler kurmuştur. Şu anda sadece El Rukban mülteci kampında zor şartlarda yaşam savaşı vermekte olan 50.000 civarında Suriyeli bulunmaktadir ve bunlar evlerine geri dönememektedir. Bunun en önemli nedeni ise, ABD’nin El Tanf bölgesinde kurduğu üs nedeniyle bu mültecilerin dönüşüne izin verilmemesidir. ABD, yaklaşık 2000 kişilik özel kuvvetini Kuzey ve Doğu Suriye’den geri çekmekle Suriye’den çekilmiş olamaz. Trump yönetiminin samimi olabilmesi için 3 yıl boyunca bu bölgede kurduğu üç adet hava üssü, sekiz adet ikmal, yakın destek ve operasyon üslerini, gozetleme noktalarini da ilga etmesi gerekmektedir.

Sonuç olarak Trump, Kuzey ve Doğu Suriye’yi  Israil’in güvenliği ve Siyonist planlar dogrultusunda kullanilmak üzere eğittiği ve donattığı maşa terör örgütlerine teslim ederek, son derece sınırlı kısmi bir geri çekilme kararı almıştır. Fakat, ABD üsleri buralarda faaliyet halinde olduğu müddetçe Trump’ın geri çekilme kararının hiçbir önemi söz konusu değildir.

 

Dr. Fatih ERBAKAN

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı