ÇOCUKLARIMIZ KÜRESEL GÜÇLERİN KOBAYI DEĞİLDİR!

 

ÇOCUKLARIMIZ KÜRESEL GÜÇLERİN KOBAYI DEĞİLDİR!

 

Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan, bebeklere yanlışlıkla yapıldığı söylenen Covid aşıları açıklamasına sert tepki göstererek “Bu apaçık bir suç itirafıdır. Bu aziz milletin çocukları küresel güçlerin kobayları değildir! Böyle bir olay bir başka ülkede olsa yer yerinden oynar, Sağlık Bakanı da o anda istifa ederdi."  açıklamasında bulundu.

 

 

Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan Genel Merkezimizde düzenlediği haftalık olağan basın toplantısında gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

 

Milyonlarca Öğrenciye Bu Çileyi Niçin Reva Görüyorsunuz?

 

Uzun süredir gündemi meşgul eden milyonlarca öğrencinin yurt sorununa değinen Genel Başkanımız, aynen tarım, yangın ve deprem tedbirleri konusunda olduğu gibi, öğrencilerin barınma ihtiyacı konusunda da plansızlığın ve tedbirsizliğin had safhada olduğunu söyledi.

 

 

Genel Başkanımız Erbakan şöyle konuştu:

 

"Ülkemizde ön lisans, lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin sayısı 2021 yılında 8 milyonu aştı. Kredi Yurtlar Kurumu’na bağlı yurtların sayısının 769 ve bu yurtların toplam öğrenci kapasitesinin de 719 bin 567 olduğu açıklandı. Özel yurtların sayısı da yaklaşık 4300 ve bunların toplam yatak kapasitesi de yaklaşık 420 bin. Hesap ortada… 8 milyon öğrenciye, 1 milyon 140 bin yatak kapasitesi… Bir kere 200 üniversiteye gerek var mı? Herkes üniversite mezunu olmak zorunda mı? Zanaatkar, ara eleman ihtiyacımız ne olacak?  Bu kadar fazla sayıda üniversite maalesef yıllardır diplomalı işsiz üretim merkezine dönüştü. Asıl önemli olan üniversite sayısı değil, üniversite eğitiminin bilimsel kalitesidir. Madem bu kadar üniversiteyi yaptınız o zaman milyonlarca öğrencinin yurt ve barınma ihtiyacını önceden hesaplamanız, planlamanız gerekmez mi? Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan belli değil mi? Milyonlarca üniversite öğrencisine bu çileyi niçin reva görüyorsunuz?"

 

 

 

ABD ve AB’de Yapılan Aşılar ile Türkiye'de Yapılan Aşılar Farklı mı?

 

İngiltere’nin açıkladığı, Türkiye’nin kırmızı listeden çıkarılmasına ilişkin kriterleri hatırlatan Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan, Covid-19 salgınındaki aşı sürecine ilişkin şüphelerin giderek arttığını belirtti.

 

 

Genel Başkanımız farklı ülkelerde uygulanan aşıların farklı olma ihtimalinin kuvvetlenmesini şu ifadelerle örneklendirdi; “Ne diyor İngiltere? Her iki doz aşısını İngiltere, ABD, AB üyesi ülkelerde yaptıran ve bunu belgeleyen yolcuların varışlarını takip eden iki gün içerisinde test yaptırmaları yeterli olacaktır. Aşılarını bu ülkelerin haricinde yaptıranlar (ki ülkemizde yapılan aşılar da bu kategoriye giriyor) ile henüz aşılarının her iki dozunu da yaptırmamış olanların ise kalacakları adreste 10 gün süreyle karantinaya girmeleri ve ülkeye girişlerini takip eden 48 saat içerisinde bir PCR testi ve karantinanın 8. gününden itibaren ikinci bir PCR testi sonucu ibraz etmeleri gerekecektir. Bu maddeler aynı marka aynı aşı ABD’de İngiltere'de ve Avrupa Birliği'nde farklı, Türkiye ve diğer gelişmekte olan ülkelerde yapılan aşı farklı mı sorusunu çok ciddi bir şekilde gündeme getiriyor ve bizim uzun süredir ifade ettiğimiz endişelerimizi şüphelerimizi haklı çıkartıyor.   Bu konu ile ilgili yetkililerden açıklama bekliyoruz."

 

 

 

Bu Aziz Milletin Çocukları Küresel Güçlerin Kobayları Değildir!

 

Bir tıp profesörü katıldığı canlı yayında sarf ettiği “çocuklara ve bebeklere yanlışlıkla Covid 19 aşısı yapıldığını, böylelikle bir anlamda çocuklar üzerinde de aşının test edilmiş olduğu” ifadelerini skandal olarak değerlendiren Genel Başkanımız, "Böyle bir olay bir başka ülkede olsa yer yerinden oynar, Sağlık Bakanı daha o anda istifa ederdi. Kulaklarımıza, gözlerimize inanamadık ve aşılama ile ilgili bugüne kadar yaptığımız uyarılarda ne kadar haklı olduğumuzu görmüş olduk. Bu vahim olay, apaçık bir suç itirafı karşısında dün hemen sosyal medya hesaplarımız vasıtasıyla açıklamada bulunup, Sağlık Bakanlığı’nı göreve çağırdık. Dün akşam da Sağlık Bakanlığı’nın konuyla ilgili soruşturma başlattığı haberini aldık. Bu soruşturmanın en titiz, en ciddi şekilde yürütülmesi ve sorumlulardan mutlaka hesap sorulması gereklidir."

 

 

 

Binlerce Esnaf Normalleşemedi

Türkiye ekonomisinin yüzde 21,7 büyüdüğü açıklamasını hatırlatan Genel Başkanımız Erbakan, bunun vatandaşa yansımadığını söyleyerek, "Her geçen gün teker teker, patır patır esnaflar kapatıyor, büyük şirketler iflas ediyor. Bu yılın ilk 8 ayında 61 bin 736 esnaf, geçen sene 99 bin 500 esnaf kapatmış. 'Biz büyüyoruz' türküsü söylemeye devam ediyorlar ama kendilerinin bile buna inanabilmesi mümkün değil, vatandaş da zaten inanmıyor." ifadelerini kullandı.

 

 

Çanakkale Köprüsü'nde Yük Yine Milletin Sırtına Yüklenecek

'Esnaf ve dar gelirli hayatta kalma mücadelesi verirken, imtiyazlı müteahhitlerin işleri yolunda' diyen Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan, Çanakkale Köprüsü için verilen yıllık 16,4 milyon garanti araç sayısında hedefin tutmasının imkânsız olduğunu ve diğer devlet garantili projelerde olduğu gibi yükün yine milletin sırtına yükleneceğini söyledi.

 

 

Dünyada Ekonomimiz ve Teknolojimiz Güçlü Olursa Sözümüz Geçer

ABD'de Türkevi'nin açılışına da değinen Genel Başkanımız, dış politikada betonla binayla değil, ekonomik, teknolojik ve askeri bakımdan güçlü olunması gerektiğini ifade ederek, Biden ve diğer önemli liderlerle görüşme yapılamamasını da bu eksikliğe bağladı.

 

 

Dünya Uygur Başkanı Dolkun İsa'nın Ülkeye Alınmaması Tepki

 

'Hükümet’in Doğu Türkistan’daki zulüm karşısında sergilediği tutum bu görüşlerimizi haklı çıkarıyor' diyen Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan, Dünya Uygur Kongresi Başkanı Dolkun İsa'nın ülkeye alınmamasına sert tepki göstererek” Peki Çin'in Ankara üzerinde bu kadar etkili olmasının asıl sebebi nedir sizce?  Ben size söyleyeyim: Döviz sıkıntısı nedeniyle Çin Merkez Bankası ile yapılan SWAP Anlaşması ve Çin’den gelebilecek kredilerden başka ne olabilir" ifadelerini kullandı.

 

 

 

GENEL BAŞKANIMIZIN DR. FATİH ERBAKAN'IN KONUŞMASININ TAMAMI

 

 

 

Üniversite Öğrencilerinin Yurt Sorunu

Ülkemizde ön lisans, lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin sayısı 2021 yılında 8 milyonu aştı.

Kredi Yurtlar Kurumu’na bağlı yurtların sayısının 769 ve bu yurtların toplam öğrenci kapasitesinin de 719 bin 567 olduğu açıklandı.

Özel yurtlarının sayısı da yaklaşık 4300 ve bunların toplam yatak kapasitesi de yaklaşık 420 bin.

 

Hesap ortada…  8 milyon öğrenciye, 1 milyon 140 bin yatak kapasitesi…

 

• Aynen tarımda planlama eksikliği olduğu gibi, yangın tedbirleri, deprem tedbirleri konusunda olduğu gibi, öğrencilerimizin barınma ihtiyacı konusunda da plansızlık, tedbirsizlik had safhada.

 

• Bir kere 200 üniversiteye gerek var mı? Herkes üniversite mezunu olmak zorunda mı? Zanaatkar, ara eleman ihtiyacımız ne olacak?

Bu kadar fazla sayıda üniversite malesef yıllardır diplomalı işsiz üretim merkezine dönüştü.  Asıl önemli olan üniversite sayısı değil, üniversite eğitiminin bilimsel kalitesidir.

 

Madem bu kadar üniversiteyi yaptınız, o zaman milyonlarca öğrencinin yurt, barınma ihtiyacını önceden hesaplamanız, planlamanız gerekmez mi?

 

Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan belli değil mi?

Milyonlarca üniversite öğrencisine bu çileyi niçin reva görüyorsunuz?

……………………………………………………..

 

 

İngiltere’nin birkaç gün önce açıkladığı, Türkiye’nin kırmızı listeden çıkarılmasına ilişkin kriterler son derece dikkat çekici…!!

 

 

4) Her iki doz aşısını Birleşik Krallık, ABD, AB üyesi ülkelerde yaptıran ve bunu belgeleyen yolcuların varışlarını takip eden iki gün içerisinde test yaptırmaları yeterli olacaktır.

5)Her iki doz aşısını bu ülkeler haricinde yaptıranlar (ülkemizde yapılan aşılar da bu kategoridedir) ile henüz aşılarının her iki dozunu da yaptırmamış olanların ise kalacakları adreste 10 gün süreyle karantinaya girmeleri ve ülkeye girişlerini takip eden 48 saat içerisinde bir PCR testi ve karantinanın 8. gününden itibaren ikinci bir PCR testi sonucu ibraz etmeleri gerekecektir.

 

 

Bu maddeler bizim uzun süredir ifade ettiğimiz; “farklı ülkelerde yapılan aynı marka aşıların içerikleri farklı olabilir” şüphemizi daha da artırıyor.

 

 

 

AŞILAMA İLE İLGİLİ DÜN DE SKANDAL BİR GELİŞME OLDU

 

Bir tıp profesörü katıldığı canlı yayında “çocuklara ve bebeğe YANLIŞLIKLA covid aşısı yapıldığını, böylelikle bir anlamda çocuklar üzerinde de aşının test edilmiş olduğunu” ifade etti…

 

Böyle bir olay bir başka ülkede olsa yer yerinden oynar, Sağlık Bakanı daha o anda istifa ederdi...

 

Kulaklarımıza, gözlerimize inanamadık, ve aşılama ile ilgili bugüne kadar yaptığımız uyarılarda ne kadar haklı olduğumuzu görmüş olduk.

Bu vahim olay karşısında, bu apaçık bir suç itirafı karşısında dün hemen sosyal medya hesaplarımız vasıtasıyla açıklamada bulunup, Sağlık Bakanlığı’nı göreve çağırdık.

Dün akşam da Sağlık Bakanlığı’nın konuyla ilgili soruşturma başlattığı haberini aldık.

 

Bu soruşturmanın en titiz, en ciddi şekilde yürütülmesi ve sorumlulardan mutlaka hesap sorulması gereklidir.

 

Bu aziz Millet’in çocukları küresel güçlerin kobayları değildir…!!

…………………………………………………………..

 

 

 

ORTA VADELİ PROGRAM

Açıklanan yeni OVP’de  2022-2024 dönemi  milli gelir hedefleri şu şekilde;

- 2022 GSYH 850 milyar USD-Kişi Başına 9.947 USD

- 2023 GSYH 925 milyar USD-Kişi Başına 10.703 USD

- 2024 GSYH 1 trilyon USD- Kişi Başına 11.465 USD

 

Açıklanan bu hedefler yıllardır yinelenen, vizyon belgelerinde, seçim beyannamelerinde, vaatler listesinde, 2013 ve 2019’daki 10’uncu ve 11’inci kalkınma planlarında yer alan tutarların yarısı düzeyinde. 

2023 için 2 trilyon dolarlık hedef 925 milyar dolara, 1 trilyonun da altına inmiş.  

2013’te 12 bin 582 dolar olan kişi başına düşen milli gelir tutarına ise OVP’nin üç yıllık dönemi sonunda, 2024’te bile ulaşılamıyor…

YANİ BU AÇIKLANAN OVP İLE İKTİDAR;

“SİZİ 2025’DE TEKRARDAN 2012 SEVİYESİNE DÖNDÜRECEĞİM DEMEKTEDİR.”

 

İşsizlik

İşsizliğin bu yılsonunda yüzde 12,6 olacağı, sırasıyla 2022’de yüzde 12, 2023’te yüzde 11,4 ve 2024’te yüzde 10,9 olarak üç yıl boyunca çift hanede seyredeceği öngörülüyor.

Oysa ki işsizlik 2023’te tek haneli olacaktı…

 

Enflasyon

OVP’de 2022-2024 döneminde enflasyonun dünya ortalamalarına göre yüksek kalmaya devam edeceği, bu yılsonunda yüzde 16,2,   2022’de yüzde 9,8,   2023’te yüzde 8 ve 2024’te yüzde 7,6 olması hedefleniyor.

Yani yıllardır tüm OVP’lerde yer alan 2023 için yüzde 5 enflasyon hedefi de rafa kalkıyor…

ANLAŞILAN İKTİDAR ÜNİV. SINAVINDA ÖĞRENCİLERİN ÇOĞU BARAJI GEÇEMEYİNCE BARAJI AŞAĞI ÇEKTİĞİ GİBİ, BURADA DA EKONOMİYİ DÜZELTMEK YERİNE EKONOMİK HEDEFLERİ AŞAĞI ÇEKİYOR…

 

àOVP’da dikkat edilmesi gereken diğer iki husus “Dış Ticaret Açığı” ve  “Faiz Ödemeleri”

-        Dış Ticaret Açığı

İktidarın ihracatta her ay yeni bir rekor açıklamasına karşılık OVP dönemi boyunca “dış ticaret açığı”nın yıllık 50 milyar doların altına inmeyeceği, ‘cari fazla verme’ iddiasının söz konusu olmayacağı, açıkça görülüyor.

(Bu da önümüzdeki 3 yılda döviz kurları ve buna bağlı olarak enflasyon artmaya devam edecek demek…!!)

 

-        Faiz Ödemeleri

2021 bütçesinde 179,5 milyar TL olarak yer alan faiz harcamaları kaleminin, 2022’de 240,4 milyara, 2023’te 290,9 milyara ve 2024’te 320,3 milyar TL’ye yükseleceği, üç yılda yaklaşık olarak ikiye katlanacağı görülüyor.

Bütçeden yapılacak faiz ödemeleri ikiye katlanırken, devlet yatırımlarının ise aksine gerileyerek, 2024’e kadar azalacağı OVP’de yer alıyor.

 

İŞSİZLİK

İş ve İşçi Bulma Kurumu’nun (İŞKUR) açıkladığı ağustos ayı verileri işsizlik artışının hızlandığını gösteriyor.

İşten çıkartma yasağı, KÇÖ ödemelerinin haziran sonundan itibaren sonlandırılmasıyla birlikte İŞKUR’a yapılan kayıtlı işsiz başvuruları temmuz- ağustos aylarında 244 bin kişi artarak, toplam 3,2 milyon kişiye yükseldi!

 

TÜİK’in ‘âtıl işgücü’ olarak nitelendirdiği ‘geniş tanımlı işsizlik’ oranı da temmuz ayında hazirana kıyasla 1,2 puan artış göstererek yüzde 23,6’ya çıktı.

Dolayısıyla yüzde 12 olarak açıklanan resmi işsizlik rakamına karşılık, 32 milyon 632 bin kişi olan toplam işgücünün gerçekte yüzde 23,6’sı işsiz.  Bu da gerçek işsiz sayısının neredeyse 8 milyon kişi olduğunu ortaya koyuyor.

………………………………………………………….

 

2020 YILINDA;

Alınan Borç:      516 Milyar TL

Ödenen borç:    261 Milyar TL

Borç artışı:                   255 Milyar TL (516 – 261 = 255)

 

84 milyon nüfus kişi başı borç artışı: 3.000 TL

4 kişilik bir aile borç artışı: 12.000 TL

Ak Parti iktidarı 2020 yılında her bir vatandaşın borç yükünü 3.000 TL arttırmıştır.

 

Yabancı Para Cinsinden Borçlanma

14 Eylül 2021 tarihinde hükümet 2,25 milyar $ borçlandı. Bu çaresizliği Hazine ve Maliye Bakanlığı “Tahvil dilimlerine 200’ün üzerinde yatırımcı, ihraç tutarının 4 katından fazla talep göstermiştir.” ifadesiyle duyurdu.

Acaba neden yabancılar Türkiye’ye borç vermek için birbirleriyle yarışıyor? Cevap çok basit: ABD dolarına %6,5 faiz veriyoruz. Türkiye USD’ye gelişmiş ülkelerin neredeyse 6 katı kadar faiz ödüyor.

Ne anlama geliyor bu? 

………………………………………………………..

 

Esnaf normalleşemedi: 61 bin 736 esnaf iflas etti…

“Esnaf ve Sanatkârlar Sicil Gazetesi verilerine göre bu yılın ilk 8 ayında meslekten ve sicilden terkinini yaparak iflas eden esnaf sayısı 61 bin 736’ya yükseldi.

Bu iflasların 21 bin 731‘i ise normalleşme sürecinin başladığı Haziran ve Ağustos aylarında yaşandı. Bu yılın ilk 8 ayında her 100 esnaftan 35’i, kapanmanın olmadığı üç ayda iflas etti.

TÜİK verilerine göre Türkiye ekonomisi sözde yüzde 21,7 oranında büyürken, esnafların payına düşen dükkanlara kilit vurmak oldu.  Esnafımız teker teker batıyor, hangi ekonomi büyümüş?”

…………………………….

Türkiye Bankalar Birliği'nin verilere göre, Ocak 2020-Haziran 2021 dönemini kapsayan bir buçuk yılda kullandırılan 620 milyar liralık tüketici kredisinin yüzde 32'si geliri 3 bin TL'nin altında olan 7 milyon 714 bin 541 kişi tarafından kullanıldı.

Geliri 3 bin TL'ye ulaşmayan milyonlarca kişi pandemi döneminde yaşadıkları ekonomik sıkıntıları daha fazla borçlanarak atlatmaya çalışıyor. 

………………………………………………………

 

ESNAF VE DAR GELİRLİ HAYATTA KALMA MÜCADELESİ VERİRKEN, İMTİYAZLI MÜTEAHHİTLERİN İŞLERİ YOLUNDA

Çanakkale Köprüsü geçiş ücreti ve garanti araç sayısı   

Çanakkale Köprüsü’nün geçiş ücreti 15 Euro olarak açıklandı. Müteahhit firmalara yıllık 16,4 milyon araç geçişi için de garanti verildi…!!

Boğazdan feribotla bile yıllık 4 milyon araç geçmezken, fazladan 12,5 milyon aracın nereden bulunacağını gerçekten de merak ediyoruz…!!

Çok büyük ihtimalle bu kadar araç geçişi olmayacak ve geçmeyen milyonlarca aracın geçiş ücreti 83 milyon tarafından imtiyazlı müteahhitlere ödenecek…

……………………………………………………………..

DIŞ POLİTİKA

 

ABD'de Türkevi'nin Açılışı

 

Basında yer alan haberlere göre, New York'taki Türkevi binasının maliyeti “291 milyon 260 bin dolar”.

Bugünkü döviz kuru ile 2,5 milyar TL …!!

  • Dış politikada betonla, binayla etkili olunamaz
  • Ekonomik, teknolojik ve askeri bakımdan güçlü olmanız lazım
  • Siz USD bazında %7 faizle (dünyanın 7 katı) borçlanırken, USD bulamayıp SWAP anlaşması peşinde koşarken, MB rezerviniz -40 milyar USD iken,
  • Dış ticaret açığınız yıllık 50 milyar USD altına düşmüyorken,
  • Yerli ürünlerin dahi %82’lik kısmı ithal edilmek durumundayken,

Bu derece dışa bağımlıyken, istediğiniz kadar bina yapın, diplomaside dış politikada etkili olmanız zor….

Hükümet’in Doğu Türkistan’daki Zulüm Karşısında Sergilediği Tutum Bu Görüşlerimizi Haklı Çıkarıyor

 

Zulüm altındaki milyonların çığlığını uluslararası kamuoyuna duyuran “Dünya Uygur Kongresi Başkanı” Dolkun İsa, giriş yasağının kaldırılmasından üç gün sonra alınan yeni kararla sınır dışı edildi.

İsa’nın Ankara Esenboğa Havalanı’nda Türkiye’ye girişine izin verilmedi ve geri dönmek zorunda kaldı.

 

İsa ‘Pekin baskısı’na dikkat çekti:  “Çin’in elinin Ankara’ya kadar uzandığını biliyordum ama bu kadar olduğunu tahmin etmiyordum.”  Ifadelerini kullandı.

 

Peki Çin'in Ankara üzerinde bu kadar etkili olmasının asıl sebebi ne?  Döviz sıkıntısı nedeniyle Çin Merkez Bankası ile yapılan SWAP Anlaşması, Çin’den gelebilecek krediler…